
önce başımı uzattım
sonra gövdemi çıkardım
elimi koydum alnıma
ne çok var gidecek
yıllardır yürüdüm
kendi etrafımda
bana bir bilgi verilmişti
daha doğmadan önce
bütün yollar denize çıkar
denizler okyanusa
-dünya garip.
ayaklarımın altını kesti binlerce taş
senin kıyına varana kadar
ve sen küçük bir gölsün!
(bulandırırsam ölürüm)
bazen oturuyorum
kıskaçlı bir hayvan yapıyorum
bırakıyorum aramıza
sen tutup pencereden
atıyorsun onu
güzelliğin başımı döndürüyor
bana herşey uğulduyor
ben kışkıran bir eşyayım
hazırım düşmeye masadan
dinmeyen sızıyı sen
nasıl yapıyorsun bilmem,
bir tek sen susturabiliyorsun
başım göğsünü ezerek
dinliyorum ezgini
uyku, bir düğmenin iliklenmesi
ben sözümü sana verdim
ben söyleyemem
sen söyle
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder