7 Kasım 2008 Cuma

tavşancık





"Asansörde, üçüncü katı aşağıda bıraktığım sırada tavşan, avucumun içinde kıpırdanıp duruyordu... O minik şeyi mendilime sarıp paltomun cebine koydum, boğulup ölmesin diye de palto düğmelerimi açık bıraktım. Tavşancık hemen hiç kıpırdamıyordu. O mini bilinci ona birtakım önemli olgular açıklamaktaydı herhalde: Yaşam, yukarı doğru bir çıkıştır ve soncul bir tıkırtıyla noktalanır, aynı zamanda yaşam alçak, beyaz bir tavandır, kişiyi lavanta çiçeği kokan, ılık bir kuytuyla sarmalar."



(Julio Cortazar'ın "Paris'te Bir Genç Hanıma Mektuplar" adlı öyküsünden.)

Hiç yorum yok: